İyi yazılmış polisiye filmleri ve romanlarını çok severim. Film boyunca ya da okuduğunuz bir romansa suçluyu tahmin etmek için pür dikkat kesilirsiniz. İlk başta tahmin ettiğiniz ile sonunda çıkan hiç aynı olmaz.
Gerçekten senaryosu iyi yazılmış ise gelinen nokta sizi çok şaşırtır ve içinizden ‘’vay be!’’ dedirtir. Bugün geldiğimiz nokta da, Ankaragücü’nün senaryosu herkesi çok şaşırtmış ve de çok üzmüştür. Lige Bassagog, Gary, Efkan Bekiroğlu, Tolga Ciğerci gibi bu ligin üstünde olduğunu düşündüğümüz futbolcuların yanı sıra bu lige uyum sağlayacabilecek Osman Çelik, tecrübesi ile katkı verecebilecek Mahmut Tekdemir, transferleri ile herkesin en favori takımıydık.
İlk 5-6 maç sonunda senaryo değişmeye, “play-offa kalıp oradan çıkarmıyıza” evrilmeye başladı.
Geldiğimiz nokta da ise “ligde kalırmıyız” senaryoları ile baş başa kaldık. Ne acıdır ki bugün bütün Ankaragüçlüler elinde kağıt kalem kalan son 2 hafta nasıl ligde kalırız senaryoları yazıp çizmeye başlamışlardır.
Çorum FK maçında 3 puan alamasaydık film çoktan bitmiş olacaktı. Son anda geç kalınmış bir karar olsa bile Mustafa Kaplan filme dahil olmasaydı, geçen seneki travma tekrar edilecekti. Nasıl biteceği ise hala meçhul.
Gelelim bu sezonun en kritik maçlarında biri olan Çorum FK maçına. Aslında Mustafa Kaplan Hoca maç sonunda yaptığı basın toplantısında yaptığı bütün taktik işleyişi tek tek anlatarak bizlere çok iş bırakmadı diyebiliriz.
Sol önde Hayrullah ile başlaması belki de çıkan kadronun en önemli sürprizlerinden biriydi. Mesut Bakkal gibi 6 tane geriye dönüşü sıkıntılı olan oyuncuyla başlayıp 15. Dakikada 2-0 geriye düşüp, zaten kırılgan bir kadroya sahip takımı ve taraftarını sıkıntıya sokmayarak hepimizi oyunun içinde tuttu.
Alt yapıdan aldığı iki genç kardeşimizle de sonuca gitti. Maçın kırılma anı da Görkem Cihan’ın kurtardığı penaltıydı. Bu kadar genç ve tecrübe eksikliği olan kaleci ile hiç tereddüt etmeden oyuna başlamakta bu kulübün yapısını bilen birine yakışırdı. Sahada oynayan her oyuncu hiç olmadığı kadar canla başla mücadele etti. Tek tek performans değerlendirmesi yapmaya gerek duymuyorum. Kalan maçlar da aynı performansı gösterirlerse ligde kalıp önümüzde ki sezonun senaryonusunu yazmaya başlarız.
Ankaragücü taraftarı olarak, filme sonradan dahil olup hem taraftara hem oyuncusuna heyecan verip, reytingleri tavan yaptıran Mustafa Hoca’ya teşekkür etmemek olmaz. İnşallah ligin sonunda da alnının akıyla çıkar…
Kalan iki maçımız 115 yıllık tarihimizin kırılma noktası olabilir. İki maçta alınacak 6 puan bizi %80 ligde tutmaya yetecektir. Keçiörengücü maçı kayıpsız atlatılırsa, Amed maçında tribünler tıka basa dolacaktır. Burada da taraftara çok iş düşüyor. Küskünlükler, kırgınlıklar bir taraf bırakılıp, birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Çorum FK maçında 12.000 civarı taraftar olmasına rağmen dağınıklık sahaya etkili olmamıza engel oldu.
Bir maçlığına da olsa herkes şapkasını önüne alıp düşünmelidir.
Son olarak ‘’SEN SAHA DA TERLET FORMAYI, BİZ YAŞATACAĞIZ ARMAYI’’
Saygı ve sevgi ile kalın…
Yorum Yazın