Maçtan 1.5 saat önce stada girdik. Neden böyle erken gittiğimizi soran bir arkadaşa maçın kalabalık olacağını ve yer bulmakta güçlük çekebileceğimizi söyledim. “Gençlerbirliği maçında mı” diye sorup telefonda uzun uzun güldü. Maçtan sonra kendisine bu konuşmayı hatırlattığımda “haklıymışsın” dedi. Aslında tahmin yapmamıştım. Maçtan önce Akşit Abi aradı. Kendisi Gençlerbirliği maçlarından önce sürekli satılan bilet saysını kontrol eder. Maraton ve kapalının tüm biletlerinin satıldığını söyledi.
Seyircinin fazla olacağını biliyordum ama maça gelenlerin sadece seyirci değil aynı zamanda taraftar olacağını beklemiyordum. Özellikle ikinci yarıda müthiş bir ambiyans oluşturdular. Sezonun en iyi futbolunu oynayan Gençlerbirliği’ne son yıllarda görmediğim yoğunlukta destek verdiler. Gençlerbirliği yönetiminin ilave kontenjan vermesi ile oldukça kalabalık bir şekilde deplasman tribünlerini dolduran Sivasspor taraftarlarını bastırdılar. Gençlerbirliği gibi kendi evinde taraftar baskısı oluşturmakta güçlük çeken bir kulüp neden rakibine ilave kontenjan verir anlamıyorum. Geçen sezon Ankara’da son maçta şampiyonluk kutlamasını yine fazla koltuk verilen ve maçı kazanan Adana Demirspor taraftarı yapacak diye korktum. Ancak anlaşıldı ki bundan sonra Gençlerbirliği taraftarları kendi evinde rakiplerine deplasman hissini iliklerine kadar yaşatacak.
Maçtan önce kadroda gözlerimiz tabanca gibi şut çeken Sio’yu aradı. Hasta olduğu için yerine Sefa’nın oynayacağını öğrendiğimizde morallerimiz bozuldu, maçtan olan beklentimiz azaldı. Sefa’nın böylesine muhteşem bir maç çıkaracağını tahmin edemezdik. Hamza Hoca’nın denemeleri devam ediyor ve bu kez çok takdir edilecek bir tercihte bulundu. Sezon başında Gençlerbirliği’ni yakından takip edenlerin tamamı geçen sezon sergilediği performansını göz önüne alarak Sefa’nın kadroya bile giremeyeceğini düşünüyordu. Demek ki Hamza Hoca idmanlarda oyuncuları çok iyi gözlemliyor ve formaları adaletli bir şekilde dağıtıyor.
Göztepe maçında orta sahaya Yasin’i monte etmenin faydasını gören Hamza Hoca bu maçta da Yasin’e şans verdi. Savunmacı kişiliği ile ön plana çıkan Yasin çok iyi alan kapatıyor. Set oyununda rakibi ile vücut temasını sağlıyor ve rahat oynamasını önlüyor. Çok kritik pozisyonlarda Yasin’in ufak dokunuşları net gol pozisyonlarını başlamadan bitiriyor. Kazandığı topları yanındaki futbol virtüözü Sessegnon’a teslim edince çok verimli oluyor.
Orta sahada ne savunmada yeterince sert ne de hücumda yaratıcı olamayan Baiano zorunluluktan sağ beke geçince ideal bir bek gibi savunmada başarılı oldu. Topla süratli koşuları ve tekniği ile sağ kanattan ataklarda çok etkili oldu. Önünde oynayan ve savunmaya çok yardım eden Sefa ile iyi anlaştılar.
Gençlerbirliği’nde aksayan tek oyucu Candeias oldu. Yetenekli, tecrübeli, potansiyeli yüksek bir oyuncu olduğunu biliyoruz ancak bu hali ile biraz kulübede dinlenmeli.
Maçın ilk yarısında Sefa’nın bir şutu dışında rakip kalede etkili olamayan Gençlerbirliği ikinci yarıya Mats Ayite değişikliği ile başladı. Mats isabetli paslar atmasına ve topu saklamasına rağmen ağır oyunu ile atakların hızını yavaşlatıyordu. Daha süratli bir oyuncu olan Ayite Gençlerbirliği’nin oyununa hareket getirdi. Goller peş peşe geldi. Skor avantajını yakalayan Hamza Hoca takımın direncini artımak için gününde olmayan Candeias’ın yerine Berat’ı oyuna aldı. Doğru bir değişiklikti. Stancu’nun kaleci ile karşı karşıya kaldığı 3 pozisyonda kaleci Samassa muhteşem kurtarışlar yaptı. Burada Stancu’nun pozisyonları harcaması değil, kalecinin başarılı kurtarışları söz konusuydu.
Hem savunmada hem hücumda müthiş bir maç çıkaran ve çok yorulan Sefa 81. dakikada yerini Erdem’e bıraktı. Uzatmaların son saniyesinde karambolde topla buluşan Yatabare çok güzel bir röveşata golü ile beraberliği sağladı. Maçı anasının ak sütü gibi hak eden Gençlerbirliği son saniyede 2 puanı bıraktı. Dileriz bu puan Sivasspor’un şampiyonluk puanı olur. Geçen hafta takipçisi Fenerbahçe karşısında sayısız gol pozisyonu bulan lig lideri Sivasspor, Gençlerbirliği kalesinde sadece 4 önemli gol pozisyonu bulabildi.
Henüz puan olarak rahatlamasa da takım oyununu oturtan ve kaliteli bir kadroya sahip olan Gençlerbirliği’nin ligde çok can yakacağını düşünüyorum. Sahada izlenmeye değer bir gösteri ve iddialı bir takım olduğunda Gençlerbirliği tribünlerinin tıklım tıklım dolacağını da bir kez daha anlamış olduk.
Yorum Yazın